Kayıtlar

Mart 23, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BM önünde açlık grevi sürüyor: Katliama, talana ortak olma!

Resim
BM önünde Efrîn için başlatılan açlık grevi 5 gününde devam ediyor. “Biz Türk devletinin vahşetini Cizre’den, Sur’dan tanıyoruz” diyen açlık grevi eylemcileri, BM’nin Türk devletine sessiz kalarak katliama ortak olmaması gerektiğini ifade etti. Türk devleti ve çetelerinin işgalinde bulunan Efrîn için HDP milletvekilleri ve belediye eş başkanları öncülüğünde, aralarında gazeteci ve yazarların da bulunduğu 55 kişinin açlık grevi sürüyor. Birlemiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi önünde Pazartesi başlatılan açlık grevi eylemi 5. gününde. BM önünde kurulan çadır etrafında devam edilen açlık grevi eylemine günlük olarak yüzlerce Kürdistanlı ve dostu da katılarak destek veriyor. BM meydanını, “Efrîn’deki işgali durdurun”, “BM, NATO, AB sessiz Türkiye katlediyor”, “BM’nin Türk devletine karşı harekete geçmesini istiyoruz” gibi pankartlar ve YPG, YPJ ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterleri ile donatan eylemciler ve destekçileri sık sık “Sessizlik suça ortak olmaktır”, “Her yer E

NAV-DEM'den çağrı: Yarın herkes için Efrîn günü!

Resim
Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi (NAV-DEM), yarın Efrîn için düzenlenecek eylemlere ilişkin yazılı açıklama yaptı. "24 Mart Dünya Efrîn Günü'nde herkesi bulunduğu yere yakın merkezlerde yapılacak yürüyüşlere katılmaya çağırıyoruz" diye başlayan açıklamada, "Kürt Özgürlük Hareketi, PYD, YPG, YPJ ve bileşen yurtsever ve enternasyonalist güçlerin NATO'nun 2. büyük ordusuna karşı 2 ay boyunca yenilgiler tattıran kahramanca direnişini selamlıyoruz" denildi. 'ERDOĞAN'A KARŞI DİRENİŞİ YÜKSELTECEĞİZ' Efrîn halkının daha fazla katledilmemesi için direnişin yönteminin değiştiğinin vurgulandığı açıklamada, şöyle devam edildi: "Faşist Türk devletinin Efrîn özgülünde Kürdistan halklarına karşı gerçekleştirdiği bu suçlara karşı sessiz kalmamanın insani, ahlaki, vicdani bir sorumluluk ve görev olduğunu biliyoruz. Kürdistanlı, Türkiyeli, Asuri-Süryani, Ermeni, Êzidî, Alevi, Hıristiyan, Müslümanlar, ilerici ve demokratlar olarak direniştey

KCK: Şengal’de güvenlik sağlanmıştır, gerillalarımızı çekiyoruz

Resim
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Şengal ve çevresinde güvenliğin sağlandığı, Irak yönetiminin Êzidîlerin taleplerini karşılamak için girişimlerde bulunmaya başladığını ifade etti. Yazılı açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, 3 Ağustos 2014 koşullarının ortadan kalktığını, Êzidîlerin artık örgütlü bir toplum olduğunu, Şengal ve çevresinde güvenliğin sağlandığını, bu sebepten dolayı gerilla güçlerinin çekileceğini belirtti. KCK açıklamasında, Êzidîlere karşı ister Bakur’da, ister Rojava’da, ister Başur ve Irak’ta nereden saldırı olursa olsun yanlarında olacağımız tartışmasızdır. Gerilla, Êzidîleri soykırımdan kurtarma amaçlı Şengal’e müdahale etmiştir. Gerilla bu amaca ulaşmanın güveni ve huzuruyla Şengal’den çekiliyor’’ denildi. KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklaması şöyle: GERİLLANIN ŞENGAL’DEKİ DİRENİŞİ TÜM İNSANLIĞIN DİRENİŞİ OLMUŞTUR ‘’İnsanlık düşmanı DAİŞ, AKP iktidarının desteğiyle ilk önce Musul’u işgal etmiş, sonra da Şengal’e saldırmıştır. Êzidî

Türk devleti ‘Dünya Mirası’nı bombaladı

Resim
Türk savaş uçakları, Efrîn kenti yakınında Dünya Mirası listesinde yer alan Brad sitesini bombaladı. Suriye Antikalar ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamaya göre, Türk savaş uçakları Çarşamba akşamı Brad sitesini bombaladı. Bu site 2011’den bu yana UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Genel Müdür Mahmud Hamud, bombardımanda sitenin bir çok yapısının yıkıldığını söyledi. Bunlar arasında Maruni topluluğunun öncüsü Aziz Marun’un mezarı ve mezarın yer aldığı Saint Julianos Kilisesi de bulunuyor. DÜNYANIN EN ESKİ KİLİSELERİNDEN Hamud, bu kilisenin “dünyadaki en eski Hristiyan kiliselerinden biri” olduğunu belirtirken, 4’üncü yüzyılın sonlarında inşa edildiğini hatırlattı. Tarihi yapı, Efrîn’e 15 kilometre mesafede bulunuyor. Aziz Marun’un mezarı 2002 yılında Fransız arkeologlar tarafından keşfedilmişti. HRİSTİYANLIK TARİHİNİN EN GÜZEL SAYFALARINDAN BİRİ Türkiye, 20 Ocak’ta başlattığı işgal saldırılarında sistematik olarak sivilleri, sivil alt yap

KCK: 2018 Newrozu bir talimatt

Resim
2018 yılı Newroz kutlamalarına ilişkin yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, “Kürt halkı, dostları ve Ortadoğu halklarının, “tarihin çok önemli Newrozlarından birini” kutladığını belirtti. “TARİHİN ÇOK ÖNEMLİ NEWROZLARINDAN BİRİ” KCK açıklamasında şunlar ifade edildi: “Kürt halkı, dostları ve Ortadoğu halkları tarihin çok önemli Newrozlarından birini kutlamıştır. Bu Newroz, Efrin Direnişiyle dayanışma; Efrin İşgaliyle hem Kürt halkının özgür ve demokratik yaşamına, hem de Ortadoğu'nun demokratikleşmesine saldıran AKP-MHP faşizmine karşı bir tutum koyma ve mücadele etme günü olarak geçmiştir. 2018 Newrozu bir kez daha göstermiştir ki, Kürt halkının özgürlük ve demokrasi iradesini kırmak mümkün değildir. 2018 Newrozu’nda özellikle Bakurê Kurdîstan'da en ağır baskı koşullarında Cizre, Nusaybin ve Gewer’den Amed’e, Wan’a, Urfa’ya, Çukurova’ya, İstanbul ve İzmir’e kadar milyonlarca insanımızın Newroz’u kutlamasını selamlıyor, Newroz’un ruhunda var

Irak: Türk devletiyle anlaştığımızdan haberimiz yok!

Resim
Irak Dışişleri Bakanlığı, Türk devletinin Çoman’a bağlı köyleri bombalayarak sivilleri katletmesine sert bir tepki gösterildi. Ayrıca Türk devletinin 'Sınır ötesi operasyon için Irak'la anlaştık' açıklaması da yalanlandı. İşgalci Türk devletinin Hewler’in Çoman ilçesine bağlı Balakati Vadisi'nde köylere savaş uçakları ile saldırması ve 4 köylüyü katletmesine Irak'tan sert tepki geldi. Saldırı, Dışişleri Bakanlığından yapılan bir yazılı açıklama ile kınandı. Açıklamada, "Irak’a yönelik sınır ihlali, Türkiye-Irak ilişkilerinin çıkarına hizmet etmemektedir" dedi. Irak Dışişleri Bakanlığı ile birlikte YNK, İslami Yekgurti, Goran, Tevgere Azadi gibi birçok siyasi parti ile sivil toplum kuruluşu da saldırıyı kınadı. YNK'nin Irak Parlamentosu'ndaki Grup Başkanı Arez Abdullah, saldırıları ve sivillerin katledilmesini Parlamentoya taşıyacaklarını söyledi. GÜNEY HÜKÛMETİ SALDIRIYI MEŞRULAŞTIRMAK İSTEDİ Güney Kürdistan Bölgesel Hükûmeti adına

HDP’li Botan’a ‘konuştuğu için’ 18 yıl hapis cezası

Resim
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van milletvekilleri Lezgin Botan ve Adem Geveri hakkında açılan davanın karar duruşması Van 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde karar duruşması görüldü. Daha önce haklarında "zorla getirme" kararı veren mahkemeye Botan ve Geveri katılmazken, avukatları hazır bulundu. Savunmaların ardından karar veren mahkeme heyeti, HDP’li vekil Lezgin Botan'a çeşitli tarihlerde yaptığı konuşmalar nedeniyle, "Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak", "Örgüt propagandası yapmak", "Suç işlemeye alenen tahrik" ve "Örgüte üye olmak" iddialarıyla toplam 18 yıl ceza verdi. Botan’a "Adli kontrol şartı" getiren mahkeme, aynı suçlamalarla yargılanan Adem Geveri hakkında ise beraat kararı verdi.

Efrîn İçin Uluslararası Aksiyon: Yarın herkes sokağa çıkmalı - 📹

Resim
Efrîn İçin Uluslararası Aksiyon Komitesi, Türk devletinin saldırılarını kınayarak, bütün kesimleri yarın yapılacak eylemlere çağırdı. Avrupa Parlamentosu üyeleri, hukukçu, akademisyen, kadın kuruluşu temsilcilerinin de aralarında olduğu çok sayıda kişinin katılımıyla 16 Mart’ta Paris’te yapılan açıklama ile ilan edilen 'Efrîn İçin Uluslararası Aksiyon' kapsamında, yarın Japonya’dan Kanada’ya kadar Efrîn için eylemler düzenlenecek. Türkiye’nin Efrîn saldırılarının kınanacağı eylemlerde, uluslararası güçlere harekete geçme çağrısında bulunulacak. Komite adına Villo Sigurdsson, Andy Carl, Angie Gonzales, Angie Gonzales Ana Maria Palacios, Arturo Salerni, Asque Country, Basque Country, Barbara Spinelli, Benjamin Abtan ve Costas Marides gibi isimler tarafından yazılı açıklama ile dünyanın birçok merkezinde yapılacak eylemlere bütün kesimlerin katılması istendi. ‘TÜRKİYE SAVAŞ SUÇU İŞLİYOR’ Açıklamada, Türk devletinin Efrîn’e yönelik saldırısı sert bir dille kınanarak, ş

Rudaw AA Editör Masası’nda ne yapıyor?

Resim
Tanımı yapılırken “Kürt medyası” olarak sunulan Rudaw’ın “gazetecileri”nin Türk rejimi ile ilişkileri derin kuşku yaratıyor. Rudaw, bu kez AA’nin Editör Masası’nda görüntülendi. Kurulduğu günden bu yana tartışma konusu olan Rudaw’ın, tüm dönemlerde Ankara rejimi yanlısı bir profil sahibi olması tepki konusu oluyor. Türk devletinin Kürtlere yönelik saldırılarında, KDP’nin Şengal ve diğer birçok alandaki saldırılarında yapılan yayınlar, bu medya kuruluşunun Ankara rejimi ile olan ilişkileri konusundaki şüpheleri güçlendirmişti. Rojava’ya yönelik saldırıları sırasında da benzer bir yayın çizgisine sahip olması, ÖSO adı altındaki çeteleri ekrana taşıması, zaman zaman YPG’lileri teşhir etmesi ve Türk işgalini meşru gösteren bir habercilik sergilemesi, Rudaw’ı da AKP’nin “havuz medyasının bir parçası olarak” görüntü oluşturdu. Son olarak Efrîn’e yönelik işgal saldırılarının sürdüğü bir sırada Rudaw, Erdoğan rejiminin resmi yayın organı AA’nın Editör Masası’nda görüntülenmesi, Ruda

'Nujiyen Erhan kadın gazetecilere yol gösteriyor'

Resim
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu, KDP peşmergelerinin katlettiği Gazeteci Nujiyan Erhan'ı andı. Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu, Şengal’de KDP'ye bağlı 'Roj Peşmerge' grubunun 3 Mart 2017'de Xanesor beldesine yönelik saldırısı sonucunda yaşamını yitiren Gazeteci Nujiyan Erhan’ı (Tuba Akyılmaz) andı. 'ŞENGAL HALKININ SESİ OLDU' Platform, bugün yaptığı yazılı açıklamada şunları ifade etti: "Urfa’nın Hilvan ilçesinde doğan ve 2005 yılından bu yana özgür basın emekçisi olarak çalışan Nujiyan, Kürt halkının direnişi ve mücadelesini kamuoyuna duyurmak üzere Kürdistan'ın birçok alanında gazetecilik yaptı. Son olarak DAİŞ çetelerinden kurtarılan Şengal’de başta kadınlar olmak üzere Şengal halkının sesine ses katan Nujiyan, burada özgür basın geleneğinin de temsilciliğini yaptı. Nujiyan, uzun bir süre Şengal’de özellikle Serdeşt ve çevresinde saldırıya uğrayan Êzidî halkının sesinin duyulması için çalışma yürüttü. 'MEŞALE OL

​İsviçreli vekilden Erdoğan’a Efrin tepkisi: Asıl terörist kim?

Resim
Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi önünde BM’nin Türk devleti ve ona bağlı çetelerinin işgali altında bulunan Efrîn için harekete geçmesi talebiyle Pazartesi başlatılan açlık grevi dördüncü gününde devam ediyor. Eylemi yürüten grup arasında HDP Milletvekilleri, belediye eşbaşkanları, gazeteci ve yazarlar da var. BM’DE GÖRÜŞMELER YAPILDI BM önündeki meydanda kurulan çadır etrafında açlık grevine devam eden eylemciler bir taraftan da gün içerisinde BM içerisinde görüşmeler gerçekleştiriyor. Gün içerisinde açlık grevi eylemcileri adına bir grup, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine bağlı bir birimle görüşme gerçekleştirerek yetkililere Efrîn’de yaşananlara ilişkin dosyalar sundu. Efrîn’de yaşananları bütün çıplaklığıyla BM yetkililerine anlatan grup, BM’nin yaşananlar karşısında sessiz kalmasının Kürtler açısından gelinen aşamada kabul edilmez bir hal aldığına dikkat çekti. SOMMARUGA: HİTLER GİBİ ERDOĞAN’INDA ÖNÜNE GEÇİN Öte yandan gün içerisinde İsviçre Sosyalist Parti

Zürih Üniversitesi Efrîn için yürüdü: Sessiz kalmayacağız!

Resim
Zürih Üniversitesi öğrencileri Türk devletinin Efrîn’i işgaline tepki göstermek için yürüdü. Yüzlerce öğrenci ve öğretim görevlisinin katılımıyla üniversiteden Türk konsolosluğuna gerçekleştirilen yürüyüşte, “İşgale sessiz kalmayacağız” mesajı verildi. Türk devleti ve ona bağlı çetelerin Efrîn’i işgaline dönük halklar nezdinde uluslararası alandan tepkiler yükselmeye devam ediyor. Zürih Üniversitesi UNİ VON UNTEN adlı öğrenci derneğinin “Defend Afrin” (Efrîn’i savun) çağrısıyla Efrîn ile dayanışma eylemi gerçekleştirildi. Çağrı kapsamında bir araya gelen yüzlerce öğrenci ve öğretim görevlisi, gerçekleştirdikleri yürüyüşle Türk devletinin Efrîn’i işgaline tepki göstererek, işgale sessiz kalmayacaklarının mesajını verdi. Eylem öncesinde üniversitenin kantinine dev “Rojava’yı savun” pankartı asılırken, Zürih üniversitesi öğrencileri gün boyunca Efrîn için ayaktaydı. ‘YAŞASIN HAKLARIN ORTAK MÜCADELESİ’ İlk olarak Zürih Üniversitesi ana binası içerinde toplanan yüzlerce öğrenci b

Ezaz’da işgalciler birbirine girdi

Resim
Yerel kaynakların verdiği bilgiye göre, Ezaz’da bulunan işgalci Türk ordusu kendisine bağlı DAİŞ-Nusra çeteleri arasında Tıl Rıfat’ın işgali konusunda anlaşmazlık çıktı. Bab Selam kapısında taşlı sopalı kavgaya varan anlaşmazlığa, Şehba alanında bulunan Tıl Rıfat’ın işgali konusundaki görüş farklılığının neden olduğu öğrenildi. İşgalci ordusu Tıl Rıfat’a girmeyeceklerini söylerken, çeteler buna karşı çıkıyor. Gerilimin halen devam ettiğini, aktardı.

Salih Müslim İsveç parlamntosu'nda konuştu

Resim
Hükümet ortağı Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Çevre Partisi Yeşiller'in daveti üzerine İsveç Parlamentosunda düzenlenen bir seminere konuşmacı olarak katılan PYD eski Eş Başkanı Salih Müslim, Türk ordusunun DAİŞ çeteleriyle birlikte savaştığını ve Türkiye'nin planının Efrîn'i teröristlerin başkenti haline getirmek olduğunu söyledi. Seminerin açılış konuşmasını yapan Çevre Partisi Yeşiller Milletvekili ve Parlamento Dış İlişkiler Komitesi üyesi Valter Mutt, Türk ordusu ve ÖSO çetelerinin Efrîn'e yönelik işgalini kınadıktan sonra işgale karşı direnen Efrîn halkı ve YPG/YPJ güçleriyle dayanışma içinde olduğunu söyledi. 'Kürtlerin dağlardan başka dostu yoktur' deyişinin doğru olmadığını söyleyen Mutt, ”Kürtlerin burada ve dünyanın pek çok yerinde onları destekleyen dostları var” dedi. Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili ve Parlamento Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Anders Österberg, partisinin parlamento Dış İlişkiler Komisyonu üyelerinin ortak bir ç

Goethe Üniversitesi’nde ‘Efrîn savaşı: Made in Germany’ paneli

Resim
Türk devletinin Efrîn’e yönelik düzenlediği soykırım ve işgal saldırılarında Alman silahlarının kullanılması Almanya’nın Frankfurt kentindeki Goethe Üniversitesi’nde düzenlenen bir panel ile ele alındı. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı panelde Efrîn’de yürütülen soykırım savaşında Alman devletinin rolü ele alındı. Panelde Alman devletinin, işgalci Türk ordusuna her türlü silah vermesi ve Almanya’daki Efrîn direnişini sahiplenme eylemlerinin kriminalize edilmesinin değerlendirildiği panele öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.

AKP 'siviller'ini silahlandırıyor

Resim
S.Asuman Demir AKP hükümeti, 15 Temmuz’dan sonra çıkardığı KHK’lar ile paramiliter güçlerin önünü açabilecek birçok düzenlemeye imza atarken son olarak sivillerin kullandığı yıllık 200 mermi hakkını 1000’e çıkaran bir genelgeye imza attı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan 2013’teki Gezi eylemlerine karşı ‘Yüzde 50’yi evde zor tutuyorum’ diyerek tehditler savurmuştu. 15 Temmuz'daki devlet içi çatışma sırasında Erdoğan’ın sokağa çıkma çağrısına uyanlar, bir nevi üç yıl önce söylediği sözlerin provasını gerçekleştirdi. 15 Temmuz’dan sonra çıkarılan yasalar ve edilen sözlerle de AKP, kitlesini bir tehdit unsuru olarak kullanmaya devam etti. İlk olarak 15 Temmuz’un hemen ardından Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, şöyle demişti: “Darbeye teşebbüs edenlere karşı milletin meşru müdafaa hakkını savunması için ruhsatlı silah alımının önünün açılması lazım.” KHK İLE CEZASIZLIK GETİRİLDİ AKP, devlet yanlısı 'siviller'in silahlanmasına gidecek yolu, 8 Kasım 20